19 Nisan 2018 Perşembe

Hitap Etme Sanatı

  Gündelik hayatta sürekli iletişim kurarak işlerimizi halleder ve yaşamımızı devam ettiririz.İletişim karşılıklı(yüz yüze) olabildiği gibi telefon,mektup,mesaj ve günümüz teknolojileriyle de olabilmektedir.
   İletişim kurarken ne kullandığınızın tabi ki önemi vardır.Fakat daha da önemlisi nasıl hitap ettiğinizdir. 

   Bazen davranışlarınız ve hitap etme şekliniz insanları ele alabilirken bazen ise size karşı olumsuz düşüncelerin oluşmasına neden olabilmektedir.
   Bir topluluk karşısında söz sahibi olabilir,ufak yada büyük bir şirketi yönetebilir,arkadaşınızla bir konuyu tartışabilir ,annenizden dışarıya çıkmak için izin isteyebilir ve ekip arkadaşınızdan yardım isteyebilirsiniz.Hepsinde etkin bir şekilde kullanmak zorunda olduğunuz iletişim unsurlarını iyice kavramış olmanız gerekmektedir.
   Hitap etme şeklinin yukarıdaki durumlarda çokça etkili olduğunun farkına varmalısınız.Eğer yardım istediğiniz ekip arkadaşınıza"Eğer müsaitseniz,bana biraz yardım eder misiniz?" der ve ses tonunuzu ise ortama yatkın ne kısık nede çok yüksek ,orta olarak ayarlarsanız  emin olun istediğiniz yardım yakındadır. Topluluğa seslenirken yada herhangi bir kişiyle konuşurken "sen" yerine "siz" kelimesini kullanır ve konuya uygun ses tonuyla hitap ederseniz yine işiniz kolaylaşacak yaptırım gücünüzde emin olun artacaktır.
   Ufak gibi görünse de insanlar üzerinde büyük etkisi olan bir sanat olarak adlandırdığım hitap etme şekli yeri geldiğinde saygınlığınızı belirlemede etkin rol oynarken ,bir diğer tarafta ise insanlarla aranızdaki mesafeyi ayarlamaktadır.
   Nasıl giderseniz,öyle gelirler!
  İnsanlarla olan mesafenizi ayarlayacak ve bu mesafeyi koruyacak yine  sizlersiniz.Onlara nasıl giderseniz,onlarda size öyle geleceklerdir.Hatta bazen durumu abartabilir,sizin gittiğinizden daha da kötü gelebilirler.Bunun kontrolünü elinizde tutmalı ve yönlendirmesini de sizler yapmalısınız.Karşılıklı konuşmalarınızda samimi bir tavır sergileyebilir, aynı zamanda mesafeli olabilirsiniz.Sakın "Böyle yaparsam yanlış anlaşılır." gibi düşüncelere kapılmayın.Bu tavrınız belkide başınıza gelebilecek bir takım şeylerin önlemi bile olabilir.
   Farz edelim ki biri iş yerinde çalışıyorsunuz ve işinizi iyi hatta mükemmel yapıyorsunuz.Bu durum üstleriniz tarafından fark edildi ve bir ekibin şefliği konumuna getirildiniz.Yani eskisi gibi sadece kendinizden değil belki bir,iki veya bunlardan da çok kişiden sorumlusunuz.Onlarla olan ilişkileriniz ,onların size karşı tavrı ve mesafesi eskisiyle aynı olmamak zorunda.Bunu sağlayacak olan onlar değildir.Unutmayın yine SİZSİNİZ!
   Onlara, durumun farkına varacakları hitap şekilleri ile  yaklaşırsanız her şey farklı olmaya başlayacaktır.Daha sonrasında bunu devam ettirerek eski samimiyetinizi sınırlayabilir,mesafenizi koyabilirsiniz.Saygınlığınızı bu şekilde arttırabilir ve bunu yaparken onları kırmamış olabilirsiniz.


   Bu durum yaptırım gücünüzde de etkili olacaktır.Performansı bazen hitap etme şekliniz arttırabilir.Bir işi yaptırmak istediğinizde karşınızdaki kişiye karşı kırıcı,rencide edici ve yapmak zorunda olduğunu hissettirecek bir ses tonuyla değil orta seviyeli ,sakin,onu rahatlıkla kontrol eden bir ses tonuyla yaklaşın.Kullandığınız kelimelerin farkında olun ve konuşmalarınızda emir yerine rica ifadelerini seçin.Sonrasında arkanıza yaslanın ve işiniz yürüsün!Çünkü Hitap Şekliniz sizin yerinize çalışıyordur!

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder